Hasan Akçay'ın Turco / British aksanlı İngilizce dersleri kabusumdu; zaten oldum olası erkeklerden hazetmem.. Belki de odur nedeni. Kasıldıkçı kasılırdım ve hiçbir şey anlamazdım. Edith Oyhon vardı; Barış Gönüllüsü. Sonradan Barış Gönüllüsü'nün ne olduğunu öğrenmiştim. Onu severdim. Yaşlı, tonton Amerikalı bir hocamızdı. İlk İngilizce metni onun dersinde anlamıştım. Belki Hasan Akçay ile Şahi Vedat biraz daha sıcak olsalardı, iyi olurdu sanki. Daha iyi ve kolay öğrenirdim. Sonraları anlamam için anlatana ilgi duymam gerektiğini öğrendim zira. Hala da öyledir ya... İngilizce ders kitabı dizisinin adını hatırlamıyorum. Readers Digest boyunda, numaralı kitaplardı. Günlerden bir gün o kitapta keman çalan bir çocukla ilgili metni okudum ve anladım. Ne büyük başarıydı. Sonra ikmale kaldım tabii. Seri ikmallerin ilki Hazırlık'dakiydi. Şimdi kızım İngilizce için debelenirken, 'Sen benden iyisin, ben senden 4 yaş sonra İngilizce öğrenmeye başlamıştım' deyince bir kuvvet as
Kadıköy Maarif Koleji (Daha sonra Kadıköy Anadolu Lisesi) 1978 mezunlarının anılarını, kalıcı olmasını istedikleri mesajlarını ve her türlü bilgiyi paylaşabilecekleri bir platform....